Sana daha iyi bir alışveriş deneyimi sunulabilmesi için sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinde çerezler ile toplanan kişisel verilerin Veri Politikamız - Bilgilendirmelerimizde belirtilen amaçlar ve yöntemler ile mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.
Bu bölümde düşmanlarca işgal edilmiş olan yurdumuzun durumu ve bu durum karşısında ulusun tüm fertleriyle birlik olup işgale karşı koyması anlatılmaktadır. Eser ülkenin işgal anındaki durumunu yansıtan ağır tempoda yaslı ve hüzünlü bir girişle başlar. Daha sonra işgale başkaldıran yurtsever temalar sunulur. Bu temalar yerini mezzo soprano ve tenor soloya bırakır. Ölümü göze almayanların zafere ve özgürlüğe ulaşamayacağı teması duygulu bir anlatımla sunulur. Eser ana temaya tekrar bağlanır ve coşkulu bir anlatımla birinci bölüm son bulur.
Milli mücadele sırasında şehit olan kahramanlarımızı konu alan bu bölüm, anlatıcının Mehmet Akif Ersoy'un dizelerini okumasıyla başlar. Yaylı çalgıların girişini Bas solo takip eder. Bir hilal uğruna kahramanlarımızın gözünü kırpmadan ölüme koştukları ve şehit oldukları bas ve koronun duygulu anlatımıyla ifade edilir. Daha sonra müzik tenor soloya bağlanır. Burada şehide saygı teması vurgulanmaktadır. Koro ve orkestranın mistik anlatımı bizi hareketli bölüme bağlar. Kontrast bir etki yaratan bu bölümde eserde kullanılan tematik malzemelerden yararlanılmıştır. Eser tekrar ana temaya döner, girişte kullanılan yaylı çalgıların temasıyla 2. bölüm son bulur.
Coşkulu bir biçimde başlayan bu bölümde Bu güzel vatanın yüce Türk milletine ait olduğu vurgulanmaktadır. Hızlı tempoda olan temalarla başlar müzik ve vatanımıza göz dikenlere 'Dur Yolcu' diye seslenen koral bölüme bağlanır. Koral bölümün bitiminde anlatıcı, orkestra ve koronun armonik yoğunluğu üzerinde Nazım Hikmet'in 'Davet' şiirini okur. Ana temaya bağlanan müzik coşkulu bir biçimde son bulur. Eserde Türk müziği makamlarından da yararlanılmıştır. Tonal armonilerin özgür kullanılışı yanında dörtlü armoni sisteminden de yararlanılmıştır. Ayrıca güzel ezgi yaratma çabası içerisinde prozodiye önem verilmiştir. Şiirlerin anlatmak istediklerini ifade etmeye çalışan, herkesin rahatlıkla anlayabileceği bir kompozisyon anlayışıyla müzikler bestelenmiştir.